Barrington Moore Jr - Diktatörlüğün ve Demokrasinin Toplumsal Kökenleri
Çağdaş Dünyanın Yaratılmasında Soylunun ve Köylünün Rolü
Toplumbilimlerinde günümüzde saygın bir duruma gelen "tarihsel
sosyoloji" ekolünün ilk kalıcı örneklerinden birini veren Barrington
Moore'un Diktatörlüğün ve Demokrasinin Toplumsal Kökenleri yapıtı bir
"toplumbilim klasiği" sayılmaktadır.
Moore bu yapıtında, çağdaşlaşmaya varan üç yolu incelemektedir: İngiliz Püriten
Devrimi, Fransız Devrimi, Amerikan İç Savaşı ile "burjuva devrimi"nin
oluşturduğu, kökeninde ve özünde şiddetin yattığı birinci yolun,
"demokratik kapitalizm" sonucuna ulaştığını ileri sürmektedir.
Çağdaşlaşmaya varan bir başka yolun, "köylü devrimi" ile
gerçekleştirilen komünist diktatörlük olduğunu Çin örneğinde göstererek, bu
yolun feodal güçleri temizlediği ölçüde, ileride özgür topluma varabilecek
kapıları açtığı görüşündedir.
Üçüncüsünü, ne bir köylü devrimi ne de burjuva devrimi geçiren; çağdaşlaşmaya,
aristokrasi ile onun denetimindeki güçsüz bir burjuvazinin, alt sınıfların
devrimi ve Batı emperyalizminin tehdidi karşısında kurduğu "demir ile
çavdarın evliliği" denen sınıf koalisyonuyla Japonya'nın izleyip,
"Asya faşizmi" dediği yolun oluşturduğunu göstermektedir.
Demokrasiye az çok ulaşıp çağdaşlaşmaya tam olarak ulaşamayan Hindistan ise,
bir dördüncü yolun örneğidir. Moore bu örnekte devrime başvurulmayan
"barışçı değişme" dediği yolun kitlelere ödetilen ağır bedeli
üzerinde durmaktadır.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.