Birgül Oğuz - Hah
“Çünkü onlar ‘annelerini erken, babalarını ölümlerine yakın
seviyor’. Onlar en çok bunu biliyor. Babalarsa sevilmeye gelmiyor. Babalar bir
kere sevildi mi hemen kısalıp ölüyor. Buna önce yas, sonra yasa deniyor. Böyle
oluyor: Çocuk tüfeği eline alıyor. Namlunun ucunda: okunaksız bir baba. Sonra
korkunç şeyler oluyor. Kırık cıncık ve leke. Saçma ve kül. Ve bir de bakmışsın,
baba gökte soluk bir amblem. Tedavülden kalkmış delik para.”
Birgül Oğuz'un kitabı yas üzerine. Ancak yalnızca kişisel bir kaybın yasını
tutmuyor Hah. Hafızalardan silindi silinecek "yılbindokuzyüzeylül"
devrini şimdiye fırlatmak arzusunu da duyuyor. Temsil, telafi ve idrak edilemez
olanı temsil, telafi ve idrak etmeye çalışıyor. Zamanın yas'a müdahalesi,
halden hale geçen öykülerin dilinde buluyor karşılığını.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.