Ahmet Mümtaz İdil - Pinokyolar Ülkesinde Filler Kral Olur
Kurnaz olan der ki, “sen bu işi bana bırak, hallederim.”
Zeki olan der ki, “bu işi çözmenin tek yol şudur...”
Akıllı olan der ki, “dur hele, biraz düşünüp öyle karar verelim.”
Elinizdeki bu kitap zeka ile kurnazlığın savaşında aklın bir kenarda durup beklemesini
anlatmaktadır.
Bugün yaşadıklarımız gibi.
Akıl hiçbir şeyi çözememekte ve beklemektedir.
Kurnazlık siyasi arenayı alabildiğine kuşatmış halde.
Zeka da tüm tarih boyunca yaşadığı kısa mutluluklarla her şeyi çözdüğünü
sanmaktadır.
Oysa insan beyninin mephistosu diyebileceğimiz kurnazlık, her zaman akla da
zekaya da üstün gelmiştir.
Sebebi mi?
İşte anlatılmak istenen de zaten bu...
Zeka ve akıl beynin nitelikli fonksiyonlarıdır.
Kurnazlık ise insan beyninin “ihtiras” durağıdır ve siz “dur” uyarısında
bulunmadığınız sürece hiçbir durakta durmaz.
Daha da tuhafı, sizin “dur” dediğiniz durak da zaten, onun durmak istediği
duraktır.
Tuhaf bir rapsodi, ama çözülmüş bir bilmecedir bütün bunlar. Farkındalık ise
bambaşka bir şey...
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.